Yezitin Kızı Özeti Refik Halit KARAY
Kitabın Özeti :
Hikmet Ali isminde bir mebus gemi seyahatine çıkar.
Seyahati esnasında bir kadın hem güzelliğiyle, hem de yanındaki uzun
sakallı adamla kürtçe konuşmasıyla ilgisini çeker. Aradan fazla bir
vakit geçmeden bu bayan kendisiyle tanışmak ister ve ona ismiyle hitap
eder. Ayrıca bayan İspanyolca ve Fransızca da konuşmaktadır. Zeli Yezdi
adında olduğunu söyleyen bu bayan, bu durumu Hikmet Ali Bey’in de
garipsediğini farkeder ve onun bu merakını giderir. Kendisi yıllar önce
Yezid soyundan gelen ailesinin Arjantin’e taşındığını ve bu sebeple
kürtçe öğrendiğini söyler. Hikmet Ali Bey bu bayandan çok
hoşlanmaktadır. Onun bu gizemli şahsiyetine ve güzelliğine karşı büyük
bir ilgi duymaktadır. Fakat Hikmet Ali Bey onun bir casus olduğunu
düşünerek, bir yandan da bu tanışmadan endişe duymaktadır. Bayan;
Türkiye, Suriye ve Irak hakkında sorular sormaktadır. Zeli, Hikmet
Ali’nin bu durumdan rahtsız olduğunu anlayınca ona amacını açıklar. Şu
an seksenbin civarında kalan Yezidi halkını uygun bir toprak parçası
üzerine yerleştirip, huzur içinde yaşamalarını sağlamak istediğini
söyler. Hikmet Ali onu hoş bulmasının da etkisiyle, kötü bir niyetinin
olmadığı hissine kapılır. Zeli gemi seyahatinden sonra onu arayacağını
ve ona ileride çok ihtiyacı olacağını söyler. Bu ikili gemide çok güzel
anlar yaşar. Zeli Hikmet Ali’yi köyünden aldırarak Suriye’de Pamir
denilen yerine çağırır. Oradan da Yezidi halkının yaşadığı yerlere
götürerek amacını daha ayrıntılı bir şekilde anlatır. Ona aşık olan
Hikmet Ali ona yardımcı olup olamayacağına karar veremez. Şeyh Şemun
adında Zeli’nin hertürlü işinde yardımcı olan kişiyle Hikmet Ali
arasında bir soğukluk vardır. Uzun yolculuk ardından, Şeyh Şemun
dayanamayarak ona hakikati açıklar. Zeli’nin bir akıl hastası olduğunu
ve kendisinin de onun kocası Senyor Alfonso olduğunu açıklar. Hikmet
Ali hayal kırıklığına uğrar ve zor da olsa Zeli’ye bu teklifini kabul
edemeyeceğini söyler. Herkes kendi yoluna gider.
Kitabın Ana Fikri : Bir aşk uğruna çok büyük fedakarlıklara girişilebilmesi.
Kitaptaki Olayların ve Şahısların Değerlendirilmesi: Hikmet Ali Bey çok
maceraperest ve yalnız bir insan. Şeyh Şemun eşinin mutluluğu uğruna
herşeyi yapan fedakar bir insandır. Zeli ise güzel fakat psikolojik
rahatsızlığı olan birisidir.
Kitap Hakkında Şahsi Görüşler: Kitaptaki tasvirler çok ağdalı bir dille
yapılmıştır. Konuşma dilinden uzaktır. Fakat konusu ilgi çekicidir.
Yazar Hakkında Kısa Bilgi:
Refik Halid Karay
1888′de İstanbul’da doğan Refik Halit, Bank-i Osmani
serveznedarlarından, “bâlâ” rütbesine sahip Mehmed Halid Bey’in
oğludur. Vezneciler’de Şemsu’l-Maarif ve Göztepe’de Taş Mektep’te
okuyan ve ayrıca özel dersler de alan Refik Halid, Mekteb-i Sultani’yi
terkettiği gibi, Mekteb-i Hukuk’u da yarıda bırakıp Maliye Merkez
Kalemi’ne katip olarak girdi.
1908′de katipliği bırakarak, Servet-i Fünun’da ve Tercüman-ı Hakikat’te
çalışmaya başladı, bu arada kendisine ait Son Havadis adıyla bir gazete
çıkardı ancak bunu on beş sayı sürdürebildi. Fecr-i Ati Topluluğu’na
katıldı, Servet-i Fünun’a yazılar verdi. Kalem adındaki mizah
dergisinde de “Kirpi” müstear ismiyle siyasi mizah yazıları yazdı.
Sada-yı Millet’te, bilahare Cem’de Kirpi müstear ismiyle yazılar yazdı.
Robert Kolej’de bir yıl kadar Türkçe öğretmenliği yaptı, bu arada
Vakit, Tasvir-i Efkar ve Zaman gazetelerinde makaleler yayınlayan Refik
Halid, Damat Ferit Paşa’nın dostluğu sayesinde, mütarekeden hemen sonra
Hürriyet ve İtilaf Fırkası’na katıldı, Posta ve Telgraf Umum Müdürü
olarak görevlendirildi (1919). İzmir’in işgalinden sonra Anadolu
Hareketiyle İstanbul Hükumeti arasında yaşanan telgraf krizinde
İstanbul Hükumetini tuttuğu için, İstanbul’un işgalcilerden
kurtarılışının ardından 09.11.1922 tarihinde Beyrut’a kaçtı.
Yüzellilikler listesine alınması ve ihracı konusunda baskı yapılması
üzerine Suriye’nin vatandaşlığını kabul etmek zorunda kalan Refik
Halid, Halep’te yayımlanan Doğruyol ve Vahdet gazetelerini yönetti, bir
ara kendi adına çıkardığı gazeteyi de tepkiler yüzünden kapatmak
zorunda kaldı.
Af Kanunuyla, 1938′de yurda dönüp, yazmaya ve
geçimini bu yoldan sağlamaya devam eden Refik Halid, 18.7.1965
tarihinde İstanbul’da öldü.
ESERLERİ
Romanları:İstanbul’un İçyüzü,Yezidin Kızı, Çete, Sürgün, Anahtar, Bu
Bizim Hayatımız, Nilgün 1-2-3, Yeraltında Dünya Var, Dişi Örümcek,
Bugünün Saraylısı, İkibin Yılın Sevgilisi, İki Cisimli kadın, Kadınlar
Tekkesi, Karlı Dağdaki Ateş, Dört Yapraklı Yonca, Sonuncu Kadeh.
Hikaye Kitapları:Memleket Hikâyeleri, Gurbet Hikâyeleri.
Kirpinin Dedikleri, Ago Paşa’nın Hatıraları, Ay Peşinde, Sakın Aldanma
İnanma Kanma, Tanıdıklarım, Guguklu Saat, Bir Avuç Saçma, Bir İçim Su,
İlk Adım, Üç Nesil Üç Hayat, Minelbab İlelmihrab.
QuaiL